12 Şubat 2015 Perşembe

GALAT- I MEŞHUR

Usul usul akan gözyaşlarıyla
Büyütür, olgunlaştırırlar ruhlarını
Görülmez, duyulmaz bir feryaddır
Yıkmaz hiçbir dünyayı sahibinin başına
Yırtmaz hiçbir perdeyi pervasızca.
Bir kalem, bir kağıttır arkadaşları.
Batırıp gönül hokkasına,
En koyu kederle nakşederler sevdayı
Gözaydınlığı günler gibi beyaz kağıtlara
Kalem ağlar, kağıt ağlar onlarla birlikte
Bundandır bir kelimenin dahi
Gönülde bin tesir uyandırması


Görülmez duyulmaz bir feryaddır,
Yankılanır durur içlerinde,
Koca bir hasretin ortasında yapayalnız
Ve bir o kadar çaresizce bekler dururlar
Bilinmez beklenen gelir mi?
Nihayet boşalır gözyaşları
Eritir ruhları her  bir damla
Erkekler de ağlar ve ezber bozulur.
Erkekler ağlamaz demek
Bir galat-ı meşhurdur.

İZMİR VE SEN

Bir İzmir sonbaharının tam ortasında
Adım adım ilerlerken Kordon boyunca
Zihnindeki hangi düşünce idi iz bırakan
İmbatların sardığı o solgun ruhunda...


HİCVİYELER

İKİ SATIR YAZMAKLA, YAZAR GEÇİNENE HİCVİYE

Anlatıp laf-ı güzaf ile vak’a-yı adiye
Eser-i bihemta dersin hem sevad-ı lerzeye
Suhufla takrir-i na-kabil iken sen manayı
Ben, nazm-ı icazla tefhim ederim bir beyitte



USTA EDEBİYATÇILARA, DİL UZATANA HİCVİYE

Bülegaya, tahattiyle bühtan var dilinde
Aya, hakk-ı kale hangi miheng var elinde
Sarf-ı kelam u zaman etmezdim sana amma
Hicivden payını almak var imiş kaderde